Karaöz – Adrasan

Likya yolu paftalarının yerleşim düzeni dolayısıyla, bu paftada gösterilen Likya yolu, kıyıdan Karaöz yerleşimine ulaşır ve geçtikten sonra toprak yolu paralel olarak buruna doğru devam eder. Bu kısım pafta no:22 de gösterilmiştir. Daha güney kısımda bulunan Gelidonya Feneri nin olduğu yamacı dolanarak tekrar 21. nolu paftada görüldüğü üzere orman içi patikasından Adrasan yerleşimine iner. Adrasan sahilini geçerek sahilin sonundaki dere yatağından yukarı doğru yönelir. Asfalt yol üzerinde , dere yatağı üzerinde pansiyon ve restaurantların bittiği noktada sağa doğru yönelerek Olympos yerleşimine doğru tepeye tırmanmaya başlar.

Adrasan yerleşimi, bu paftada her türlü yiyecek,su ve diğer ihtiyaçların giderilmesi için uygun olan tek yerleşimdir.

ADRASAN
Adrasan, deniz ticaret yolu üzerinde, Likya’nın yoğun yerleşime sahip olan bir bölümünde yer alan korunaklı doğal limanlarından birisidir. Günümüzde bu koyun bir kısmı Adrasan Çayının taşıdığı alüvyon ile dolmuş ve deniz suyunun da çekilmesiyle bataklık alanlar oluşmuştur.

Kaş-Kekova’dan itibaren Phaselis Antik Kentine kadar uzanan deniz ticaret yolu üzerindeki korunaklı tek doğal liman konumundaki Adrasan da bilinen arkeolojik kalıntılardan biri, koyun kuzeyinde koya hakim bir tepede bulunan gözetleme kulesi, diğeri koyun batısındaki tepede yer alan geç döneme ait harçlı sur duvarları ve yapı kompleksiyle göze çarpan kaledir.

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7


Adrasan koyunun kuzeyinde bulunan ve Kızkalesi Tepesi olarak adlandırılan tepe üzerinde çeşitli dönemlere ait savunma amaçlı yapılar, tepenin zirvesinde de gözetleme kulesi bulunmaktadır. Adrasan koyuna tamamen hakim olan bu kule, Osmanlı Döneminde de kullanılmıştır.

Koyun batısında Çakmak Mahallesindeki tepede yer alan Bizans Kalesinin kuzeydoğusunda Adrasan Limanı ile Kızkale Tepesi kalenin görüş alanı içinde bir bazilika inşa edilmiştir. Kale, etrafındaki ovayı kontrol etmek için yapılmış olup, saldırılar sırasında yöre halkına da kaçış imkanı sağlamıştır.

Çakmak Mahallesinde iki kale arasındaki yamaçlarda, ana kayaya oturan, irili ufaklı basit taşlarla oluşturulmuş ve üzerleri yassı taşlarla kapatılmış 11 adet mezar açığa çıkartılmıştır.

Mezarlarda ortaya çıkarılan eserler arasında, çok sayıda cam koku şişeleri, bronz aynalar, fildişi buluntular, pişmiş toprak eserler ve İ.Ö.I.yüzyıl sonlarına tarihlendirilen sikkeler yer almaktadır. Mezarların sıralanış şekli bu alanın büyük olasılıkla nekropol alanı olduğunu göstermiştir. Mezarlar içerisindeki nitelikli buluntular, buradaki yerleşimin Akdeniz ticaret yolu üzerinde önemli bir paya sahip olabileceğini işaret etmektedir.